Tuesday, December 27, 2005

BULLETIN No.26

US embassy close to admitting Syria rendition flight Statement contradicts ambassador's interview.
Turkey denies cooperation with US against Iran and Syria
UPI Interview: The ties that bind Syria and Lebanon
Syrian rendition case forces US embassy to clarify view on torture
Damascus press launches scathing attacks on Lebanese politicians
By Karine Raad
The Syrian media continued its attack against Lebanese politicians on Monday, accusing MP Saad Hariri of "manufacturing false witnesses" in the assassination of his father and describing organizers of the March 14 independence demonstrations as "liars and mercenaries."
Economic Situation in Syria Is Stable And Balanced
"Syria's economy is stable and balanced and the country works hard to keep this stability." Finance Minister said Monday.
US ambassador retreats The US ambassador to London has been forced to retract his categorical denial that the US had sent any terrorism suspects to Syria.
Sharon offers more land to Palestinians - and more settlers
Compiled by Daily Star Staff
Prime Minister Ariel Sharon is ready to turn over more territory to the Palestinians and accept an independent Palestinian state if elected to a third term, according to a draft platform of Sharon's Kadima Party published Monday. The platform could form the basis of the next Israeli government. Polls show the centrist Kadima.
The perils of normalization with Israel
By Ashraf Fahim
At first glance, it would appear the Palestinian Football Association (FA) was being inexplicably fastidious. After a recent "peace match" between a joint Israeli-Palestinian football team and European giants Barcelona, the Palestinian FA threatened sanctions against its members from the Occupied Territories who took part.
Get Israel out of Shebaa to prod progress in Lebanon
Hizbullah Secretary General Sayyed Hassan Nasrallah's call Friday for a Lebanese government that would include and represent all political parties in the country struck a rather conciliatory tone at a moment when conciliation, dialogue, and compromise are required from all parties to deal with the current delicate situation in the country.


EL ZAMAN: "ALLAVİ İLE EL HEKİM, BARZANİ VE TALABANİ İLE
GÖRÜŞECEK... HALİLZAD USULSÜZLÜK KRİZİNİ ÇÖZMEK
İÇİN ÇABA SARF EDİYOR... PARTİ LİDERLERİNİN
KÜRDİSTAN ZİRVE TOPLANTISI... YENİ BİR HÜKÜMET
ŞEKLİ ÇİZİLİYOR"

ANKARA, 26/12(BYE)--- Londra'da Arapça yayımlanan el Zaman
gazetesinin 26 Aralık 2005 tarihli sayısında Faiz Cevad, Ali
Halil, Sadun el Cebari ve Halid el Karaguli imzalarıyla ve
yukarıdaki başlık altında yayımlanan Bağdat-Necef-Felluce-Dokan
çıkışlı bir haber yer almıştır. İnternetten sağlanan haberin
çevirisi şöyledir:

Kürdistan Bölgesel Hükümeti Başkanı Mesud Barzani dün,
Irak Cumhurbaşkanı Celal Talabani'nin güçlü bir ulusal birlik
hükümeti kurulması yönündeki çağrısına destek verdi. Bu arada
Kürt liderlerine yakın kaynaklar, dün el Zaman'a, Barzani ve
Cumhurbaşkanı Talabani'nin seçim krizini aşma yönündeki
çabalarının önemli gelişmeler ve olumlu sonuçlar sağladığını
ifade ettiler. Önümüzdeki iki günün önemli gelişmelere sahne
olacağını belirten aynı kaynaklar, Amerika'nın Irak Büyükelçisi
Zalmay Halilzad'ın da hazır bulunduğu, Barzani ve Talabani
arasındaki görüşmelere dün Dokan'da başlandığını ifade ettiler.
Seçimlerden sonraki durumu ve halihazırdaki siyasi krizi çözme
yollarını görüşmek üzere, diğer parti liderlerinin de onlara
katılması bekleniyor. Kaynaklar, Irak Birlik Koalisyonu Başkanı
Abdulaziz el Hekim'in toplantıya katılmasının kesinleştiğini,
Iyad Allavi'nin de katılmasının muhtemel olduğuna işaret etti.
Yine aynı kaynaklar, Allavi'nin bugün Kürdistan'a bu amaçla
ulaşacağını belirterek, bu hafta içerisinde bütün tarafların
katıldığı geniş bir toplantının yapılması konusunda bir
uzlaşamaya varmak için diğer parti liderlerinin de bölgeye
geleceğini ifade ettiler. Süleymaniye'deki Dokan Turistik
Tesisleri'nde gerçekleştirilen üçlü görüşmenin ardından,
Talabani ve Halilzad'ın hazır bulunduğu basın toplantısında
Barzani, bütün taraflarla ilişkilerinin çok iyi olduğunu,
daimi bir Irak hükümetinin oluşturulması için bütün siyasi
oluşumlarla yaptıkları görüşmelerin şu andan itibaren ilerleme kaydettiğini söyledi.
Basın toplantının açılışında üçlü görüşme
konularına değinen Talabani, Irak'taki mevcut siyasi süreç,
kurulacak Irak Hükümeti ve Amerika ile ilişkilerin görüşmelerde
ele alındığını söyledi. Irak Cumhurbaşkanı, seçimlerde başarı
kaydeden bütün listelerin katılımıyla bir milli birlik
hükümeti kurulmasının gerekli olduğunu vurguladı. Talabani
Süleymaniye Hava Limanı'na gelir gelmez yaptığı açıklamada,
ziyaretinin amacının Kürdistan Demokrat ve Kürdistan Yurtseverler
Birliği partilerinin siyasi büroları tarafından düzenlenen
toplantıya katılmak ve Abdulaziz el Hekim'i karşılamak olduğunu
söyledi.
Halilzad ise, Barzani ve Talabani ile yaptığı toplantıyı
olumlu olarak niteledi ve Irak'ta yapılan seçimlerle müstakbel
hükümetin kuruluşunu ele aldıklarını söyledi.
Dün Irak Yüksek Seçim Kurulu Başkanı Abdulhüseyin el
Hindavi'nin seçimlerde usulsüzlüğün doğruluğunu teyit eden
açıklamalarına ilişkin haberler sızdı. Irak'ta önde gelen bir
politikacı, el Hindavi'nin usulsüzlükten en çok zarar gören
tarafın eski Irak Başbakanı Iyad Allavi liderliğindeki Irak
Ulusal Listesi olduğunu söylediğini aktardı. Ancak el Zaman
el Hindavi'ye ulaşıp bu açıklamanın doğru olup olmadığını
teyit edemedi.

--Sistani'nin Açıklaması--

Necef'te, Sistani tarafından yapılan ve bir kopyası da
el Zaman'ın eline geçen açıklamada, "Bir ulusal birlik
hükümeti kurulması ve ülkeyi felakete sürükleyecek hiçbir
fitneye başvurulmaması çağrısında bunuyoruz" diyerek, ülkenin
imarı, ekonomik kalkınmasının güçlendirilmesi ve güvenliğin
sağlanması konularına dikkatleri çekti. Sistani, Irak
Koalisyon Listesinin Irak'ın bütün halk katmanlarını içeren
bir ulusal birlik hükümeti kurulması yönünde çaba harcaması
talebini yeniledi.


ABC: "KÜRDİSTAN BAĞIMSIZ DEVLET KURMA İSTEĞİNİ GİZLEMİYOR"

ANKARA, 26/12(BYE)--- İspanya'da yayımlanan ABC gazetesinin
24 Aralık 2005 tarihli sayısında, Jesus Bastante imzasıyla ve
yukarıdaki başlık altında Erbil çıkışlı bir yazı yer almıştır.
İnternetten sağlanan yazının çevirisi şöyledir:

Erbil, Türkiyeli, Iraklı ya da İranlı tüm Kürtlerin
başkenti. Kürdistan'ın tam kalbinde yer alan Erbil'in
söylenegelen nüfusu (800 bin kişi), Saddam Hüseyin rejimi
tarafından onlarca yıl baskıya maruz kalmış (kimyasal
silahlarla 1987 yılında nüfusun büyük bir bölümü katledildi
ve bu zalim iç baskıya bir de uluslararası ambargo eklendi)
bir halkın ruhunu barındırıyor. Erbil, iki Körfez savaşından
ve işgalden sonra şimdi yavaş ancak emin adımlarla yeniden
yapılanmaya başlayarak, son yıllarda ülkenin en gelişmiş
bölgesi oldu.
Erbil'in diğer Irak kentleriyle benzer yanları oldukça
belirgin: Polis kontrolleri -Kürt hükümetinin güvenlik
hizmetlerinin özel şirketlerin elinde olmasına rağmen-,
kirli sokaklar, örtülü kadınlar, kaçak benzin kullanımları,
su ve elektrik kesintileri, herhangi bir sivil, dini ve
askeri binanın girişindeki silahlar.
Bununla birlikte Kürtler, ümitle ve kökenleriyle
duydukları gururla geleceği düşünüyorlar. Kürt Sağlık
Bakanı (aynı zamanda da Çalışma Bakanı) Cemal Abdulhamid
ABC'ye yaptığı açıklamada, "Çok zor dönemler geçirdik,
ancak şimdi Kürdistan'ın başarısını sürdürmesi için gece
gündüz çalışıyoruz" diyor.

--Irak Bayrakları Yok--

Bu Irak bölgesindeki tüm bürolarda olduğu gibi, Cemal
Abdulhamid'in bürosunda da dalgalanan tek bayrak Kürdistan
bayrağı ve tek resim de Kürt Başkan Mesut Barzani'nin resmi.
Cemal Abdulhamid, "Eğer Kürtler özgürlüğü düşünebilselerdi,
hepsi, dört bölgeye (İran, Suriye, Türkiye ve Irak) bölünmüş
bir ülke olduğumuzu söylerdi. Ancak şimdiki siyasi durumla
biz, Irak'ın bir parçasıyız. Eğer ülke demokrasiye kavuşur
ve birleşirse, Kürtlerin şimdiye kadar olduğu gibi, ikinci
sınıf vatandaş olmadığı yerde bunu devam ettireceğiz" diye
belirtiyor.
Kürtler, Saddam Hüseyin'in devrilmesinden sonra verilen
geniş özerk hükümet topraklarını ciddiye aldılar. Şu sıralar
Kürdistan'da verilen sağlık hizmetlerinin kalitesinde gözle
görülür iyileşmeler var. Özellikle beslenme, çocuk ölümleri
ya da çocuk felci veya sıtma gibi hastalıkların kontrolü gibi
konularda Irak'ın diğer bölgelerine göre oldukça iyi.
Sağlık Bakanı, "Hala alt yapımız eksik" diye yakınıyor.
Bakan, 2003 yılında ambargonun sona ermesinden itibaren henüz
hiçbir hastane inşaatının bitirilemediğini ve 1987'deki
kimyasal silahla yapılan katliamdan sonra Asya'nın en yüksek
kanser oranına sahip bu bölgede onkoloji ile ilgili özel
kurumların kurulamadığını vurguluyor.
Abdulhamid, "İşsizliğe son vererek ve sağlık hizmetlerini
iyileştirerek şehirleri yeniden inşa ediyoruz, ancak en önemlisi
uzun zamandır acı çeken insanların yeniden yapılandırılması"
diye belirtiyor.

--Barış Habercileri--

Barış habercilerinin, şimdiye kadar 200'den fazla çocuğun
Irak'ta kalmaları halinde mutlak ölümle sonuçlanacak
hastalıklarından kurtulmaları için İspanya'ya gitmesine
imkan tanıyan önemli bir proje ile sağlık ve insani ihtiyaçları
tedarik etmesi söz konusu.
Kürdistan'daki barış habercileri Başkanı Peder Angel
Garcia, geleceğin Kürt doktorlarının Avrupa'da eğitim
görebilmeleri için burs temin etmek ve aynı zamanda da yeni
hastaneler ve çocuk yurtları açmak için işbirliği sağlamak
amacıyla, bölgesel yetkililerle temaslar kurmuş. Aynı şekilde
Real Madrid Vakfı'nın yardımlarıyla, Erbil'de bir futbol okulu
kurmak için temaslara başlanmış.

AFP: "ŞARON'UN PARTİSİ, İSRAİL'İN SINIRLARINI BELİRLEMEK
İSTİYOR"

KUDÜS, 26/12(AFP)(BYE)--- İsrail Başbakanı Ariel
Şaron'un yeni merkez partisi Kadima, bugün Maariv
gazetesinde yayımlanan programında, 28 Mart'ta yapılacak
genel seçimlerde zafer kazanması durumunda İsrail'in
kesin sınırlarını belirlemek istediğini bildirdi.
Son günlerde hazırlanan ve gazeteye ulaşan parti
açıklamasında, "Kadima tarafından yönetilen hükümetin
en büyük hedefinin, İsrail Devletinin mevcudiyetini ve
güvenliğini korumak olacağı" belirtiliyor.
Kadima'ya göre, "Filistinliler ile barış sürecinde
ilerleme kaydetmek öncelik teşkil ediyor. İsrail Devletinin
daimi sınırlarının oluşturulmasına imkan tanıyan ilkeleri
belirlemek ve barışa ulaşmak amacıyla mümkün olan tüm
yollardan harekete geçilecek."
Kadima'nın son toplantısı sırasında milletvekili Ronnie
Bar-On, İsrail'in kesin sınırlarının Kudüs'ün tamamını ve
Batı Şeria'daki bazı yerleşim birimlerini içine alacağını
kaydetmişti.
Maariv gazetesine göre, Kadima yönetimi, Filistinli
mültecilerin İsrail'e "dönüş hakkını kesin olarak" reddediyor
ve "Yol Haritasına" bağlılığını dile getiriyor.

No comments: