14 Şubat’ta eski Başbakan Refik Hariri’nin öldürülmesinin ardından Lübnan’da başlayan kriz, hükümetin istifasıyla sonuçlanmıştı. 28 Şubat’tan bu yana da hükümet kurulamamıştı. Yedi haftadır devam eden kriz, Necip Mikati’nin hükümeti kurmasıyla “şimdilik” aşılmış oldu. Hükümeti kurmakla görevlendirilen Necip Mikati, ülkeyi Mayıs ayındaki seçimlere götürecek. Yeni Başbakan, her ne kadar Suriye yanlısı olarak bilinse de ilk talebi muhalefetin talepleri doğrultusunda Suriye yanlısı güvenlik birimlerinin şeflerinin istifa etmesi oldu.
Hükümetin kurulması ülkede seçimlerin zamanında yapılması açısından büyük önem taşıyor. Seçimlerin zamanında yapılması ya da yapılmaması ise siyasi dengeleri ciddi şekilde etkileme potansiyeline sahip bir konu. Şu anda Suriye’nin ülkeden çekilmesini isteyen muhalif kanat seçimlerin hemen yapılmasını isterken, açıkça ifade edilmese de, Suriye ve Suriye yanlıları seçimleri mümkün olduğunca ileri bir tarihe erteleme çabası içindedirler. Bu taleplerin altında yatan nedenler şöyle özetlenebilir:
Seçimlerin gerçekleştirilememesi durumunda bir boşluk ortaya çıkacaktır. Bu da istikrarsızlık için uygun ortam yaratacaktır. Oluşan boşluk ve kriz ortamı Suriye’ye muhalefeti suçlama şansı verecektir. Bu da Suriye’ye daha çok müdahale şansı tanıyacaktır. Seçimlerin ertelenmesi Suriye’ye zaman da kazandıracaktır. Bu zaman da, Hariri suikastıyla oluşan farklı mezhepler arasındaki birlikteliğin bozulması için yeterli olabilir. Zaman içinde, suikastın yarattığı hava ile birleşen farklı mezhepsel gruplar arasında sorunlar yeniden ortaya çıkabilir. Şu anda, Hariri suikastının soruşturulması ve Suriye’nin çekilmesi konularında birleşmiş durumdaki gruplar arasında geçmişten kalan sorunların ya da çıkar çatışmalarının su yüzüne çıkması muhalefetin etkinliğini azaltacaktır. Bu da Suriye’ye Lübnan içinde hareket alanı ve muhalefet üzerinde oynama fırsatı verecektir. Muhalefetin hemen seçimlerin yapılması yönündeki talebi de bu düşünceler nedeniyledir. Muhalefet Hariri suikastıyla kendileri lehinde oluşan durumdan faydalanmak istemektedir. Böyle bir ortamda gerçekleşecek seçimlerden başarıyla çıkacaklarını bilmektedirler.
Suriye Lübnan’da elini güçlendirmek için bir yandan da iç savaş olasılığını gündeme getirmeye çalışacaktır. Ülkede istikrarsızlık yaratarak kendine çözüm aracı olarak sunma yolunu seçebilir. Eğer ABD’nin bir sonraki hedefi olduğunu hissederse bunun bedelini yine Lübnan ödeyebilir.
Hükümetin kurulması ülkede seçimlerin zamanında yapılması açısından büyük önem taşıyor. Seçimlerin zamanında yapılması ya da yapılmaması ise siyasi dengeleri ciddi şekilde etkileme potansiyeline sahip bir konu. Şu anda Suriye’nin ülkeden çekilmesini isteyen muhalif kanat seçimlerin hemen yapılmasını isterken, açıkça ifade edilmese de, Suriye ve Suriye yanlıları seçimleri mümkün olduğunca ileri bir tarihe erteleme çabası içindedirler. Bu taleplerin altında yatan nedenler şöyle özetlenebilir:
Seçimlerin gerçekleştirilememesi durumunda bir boşluk ortaya çıkacaktır. Bu da istikrarsızlık için uygun ortam yaratacaktır. Oluşan boşluk ve kriz ortamı Suriye’ye muhalefeti suçlama şansı verecektir. Bu da Suriye’ye daha çok müdahale şansı tanıyacaktır. Seçimlerin ertelenmesi Suriye’ye zaman da kazandıracaktır. Bu zaman da, Hariri suikastıyla oluşan farklı mezhepler arasındaki birlikteliğin bozulması için yeterli olabilir. Zaman içinde, suikastın yarattığı hava ile birleşen farklı mezhepsel gruplar arasında sorunlar yeniden ortaya çıkabilir. Şu anda, Hariri suikastının soruşturulması ve Suriye’nin çekilmesi konularında birleşmiş durumdaki gruplar arasında geçmişten kalan sorunların ya da çıkar çatışmalarının su yüzüne çıkması muhalefetin etkinliğini azaltacaktır. Bu da Suriye’ye Lübnan içinde hareket alanı ve muhalefet üzerinde oynama fırsatı verecektir. Muhalefetin hemen seçimlerin yapılması yönündeki talebi de bu düşünceler nedeniyledir. Muhalefet Hariri suikastıyla kendileri lehinde oluşan durumdan faydalanmak istemektedir. Böyle bir ortamda gerçekleşecek seçimlerden başarıyla çıkacaklarını bilmektedirler.
Suriye Lübnan’da elini güçlendirmek için bir yandan da iç savaş olasılığını gündeme getirmeye çalışacaktır. Ülkede istikrarsızlık yaratarak kendine çözüm aracı olarak sunma yolunu seçebilir. Eğer ABD’nin bir sonraki hedefi olduğunu hissederse bunun bedelini yine Lübnan ödeyebilir.
No comments:
Post a Comment